Astronotların arıza vb. durumlarda ulaşabileceği kadar Dünya’ya gereğince yakın yörüngede dönen Hubble’ın tersine, yeni James Webb Uzay Teleskobu, dünyadan yaklaşık bir milyon km uzakta bulunuyor. Bu ara, onu neredeyse hizmet dışı hale getirirken, teleskobun en güvendiği şey ise sağlamlığı oluyor. Bu da NASA’nın uzaya göndermeden evvel onu en emniyetli ve sağlam donanımlarla donatması zorunluluğunu doğuruyor.
Webb tarafından toplanan tüm datalar mahallî olarak 68 GB’lık bir katı hal şoföründe (SSD) depolanıyor. Bu depolama alanının yüzde üçü mühendislik ve telemetri bilgileri için ayrılmış. Her şey ele alındığında Webb, gözlemlediği gayeye bağlı olarak günde 60 GB’a kadar bilim verisi toplayabiliyor.
James Webb, Hubble’ın 30 katı bilgi üretebiliyor
Webb’in depolamasının bitmesini önlemek için datalarını günlük olarak boşaltması gerekiyor. Bunu, “Ka” bandındaki 25.9 gigahertz kanalı aracılığıyla saniyede 28 megabite kadar süratlerde yapabiliyor. Gözlemevi ayrıyeten, “S” bandında, Dünya’dan gelecek iletim ve müşahede programlarını saniyede 16 kilobit suratında alan bir 2.09 GHz üst ilişki kanalı ve mühendislik bilgilerini konuta geri göndermek için 2.27 GHz, 40 kb/sn aşağı ilişki dahil olmak üzere iki kanal daha kullanıyor.
Eğer bir karşılaştırma yaparsak, Hubble yaklaşık olarak günlük 2 GB’a kadar bilgi üretiyor.
Tenis kortu büyüklüğüne sahip James Webb Teleskobunun görüntüsü
Webb, ABD, İspanya ve Avustralya’da bulunan ve çeşitli uzay aracı vazifelerini destekleyen yer tesislerine sahip global bir irtibat ağı olan Deep Space Network’ün (DSN) bir kesimidir. Tüm irtibat kanalları, QR kodlarında ve Blu-ray / DVD’lerde de kullanılan Reed-Solomonerror-düzeltme protokolünü kullanıyor.
Webb, SSD’sini sırf mevcut datalarının muvaffakiyetle Dünya’ya ulaştığına dair onay aldıktan sonra yer açmak için silmekte. Planlanan 10 yıllık vazifesinin sonunda NASA, teleskobun hala yaklaşık olarak 60 GB data tutabilmesini düşünüyor.